Menopoz

Hormonal Değişimler ve Kadın Sağlığı

Kadınlar yaşamları boyunca ergenlik, hamilelik, menopoz ve menopoz sonrası gibi önemli hormonal değişiklikler yaşarlar; dalgalanan hormon seviyeleri potansiyel olarak her aşamada kadının ağız sağlığını etkiler.

Hormonlar hem diş eti dokusuna kan akışını hem de vücudun iltihaplanmaya tepkisini etkiler. Bu değişikliklerin bir sonucu olarak kadınlar, diğer ağız sağlığı sorunlarının yanı sıra, hayatlarının belirli aşamalarında periodontal hastalıkların gelişmesine daha yatkındır.

Hormonal değişiklikler, özellikle adet döngüsü sırasında progesteronun artması, bazı kadınların adetlerinin başlangıcından birkaç gün önce diş etlerinin şişmesine, tükürük bezlerinin şişmesine, pamukçuk yaralarına, ülserlere ve diş eti kanamalarına neden olabilir.

Menopoz

Hormonal sağlık ile ağız  sağlığı arasındaki bağlantı iyi bilinmektedir.  Menopoz kadınlığın önemli bir aşamasıdır. Bazı kadınlar bunu benimser ve daha kolay atlatırken, bazı kadınlar için bir çok sıkıntıyı bir arada yaşadığı bir dönem olarak yaşam kalitesini etkiler. 

Menopoz dönemindeki kadınların yaklaşık %40’I diş eti problemleri ve ağızda metalik bir tad hissi yaşamaktadır. İstatistikler,  her 3 kadından birinin (%28) d5 yıl içerisinde diş eti çekilmesi yaşadığını göstermektedir.

Menopoz öncesi ve  menopoz sırasındaki hormonal değişim nedeni ile, ağız sağlığına ilişkin yaşanan sıkıntılardan bazıları, sıcak ve soğuk yiyecek ve içeceklere karşı daha fazla hassasiyet , tat alma duyusunun değişmesi, yanma hissinin yanı sıra ağız kuruluğuna neden olan tükürük akışının azalmasıdır. Sürekli susamak, ağzın kuru veya yapışkan olması, östrojen seviyelerindeki azalmaya işaret edebilir.

Bu semptomlar diş etlerinin ağrımasına, iltihaplanmasına ve sıklıkla kanamasına neden olabilir ve tedavi edilmezse daha ciddi bir diş eti çekilmesi durumuna yol açabilir.

Tükürük vücudumuzun doğal temizlik maddesidir, ağzı nemlendirir ve asidi nötralize eder. Bir nedenden dolayı tükürüğün yeterince salgılanamaması, ağız içerisinde bakterilerin büyümesine ve dolayısıyla diş çürümesine ve diş eti hastalığına neden olabilir.

Menopoz döneminde, tükürük akışının azalmasının doğal sonucu olarak, ağız kuruluğu, yaşanabilir. Bakteri plağı tarafından üretilen asitleri nötralize ederek ağzı nemlendirecek ve temizleyecek tükürüğün yeterince salgılanmaması nedeniyle periodontal hastalığın gelişmesine neden olabilir. Ağız kuruluğu aynı zamanda birçok reçeteli ve reçetesiz ilacın yan etkisi olarak da yaşanabilir.

Diş eti çekilmesi, diş etlinin diş yüzeyinden geriye çekilerek dişlerinizin kök yüzeylerinin açığa çıkmasıdır. Bu, diş kaybına da yol açabilecek kötü ağız sağlığının bir sonucu olabilir. Tanı ve tedavi ne kadar erken yapılırsa sonuç o kadar iyi olur.

Ağız sağlığınız ne kadar iyi olursa, bunu yaşama olasılığınız da o kadar az olur.

Ağzınızı rahatlatmak, iyileştirmek ve korumak için her zaman iyi bir ağız bakım rutini (günde iki kez 2 dakika fırçalama, diş ipi ve diş aralarını temizleme) uygulanması gerekir. Gengigel, bu sıkıntılı dönemde ağız içi floranızın sağlıklı kalmasına da destek olacaktır.

Ayrıca diş hekiminize düzenli kontroller yaptırmak, bu dönemde daha da önem kazanır..

Önerilen Ürünler

Gengigel Diş ve diş eti macunu, gengigel hydrogel, gengigel sprey