Yayımlanma : 01/03/2024
Arkadaşın ile paylaş

Hyalüronik Asitin Diş Tedavilerinde Kullanımı

Farmalink

Hyalüronik Asit, 1934 yılında New York'taki Columbia Üniversitesi'nden bilim adamları Karl Meyer ve John Palmer tarafından keşfedildi.

Meyer ve Palmer, maddeyi bir ineğin gözünden ayırdılar, ve ismini Yunanca cam, berrak anlamına gelen “hyalos” kelimesi ve maddede bulunan “üronik” şekerin bileşimi ile türettiler.

İlk endüstriyel uygulamalar oftalmik alanda (İsveç) ve yanık hasarı için dermatolojik alanda (İtalya) yapılmıştır.

Endüstriyel miktarlarda hiyaluronik asite ihtiyaç duyan ilaç şirketleri horoz ibiğinden elde edilen hayvan kökenli bir ürünü kullanmayı tercih etmiştir.

Günümüzde, biyoteknolojinin gelişmesi ile endüstri, bu maddeyi belirli bir bakteriden (mikrobiyal üretim) elde etmiş ve kalitesinde  belirgin bir iyileşme ve standardizasyon sağlamıştır (viral enfeksiyon riski yoktur).

Bu güne kadar 30 milyonun üzerinde kişi, değişik tipteki bu ürünlerle tedavi edilmiştir.

Günümüzdeki başlıca tıbbi uygulamalar:

Osteoartrit: Çeşitli klinik araştırmalarda hiyaluronik asitin diz ve diğer büyük eklemlerdeki osetoartrit tedavisindeki etkinliği ve güvenliliği gösterilmiştir.

Oftalmoloji: Yüksek moleküler ağırlıklı hiyaluronik asitin tamamen fiziko-kimyasal özelliklerinin baskın bir rol oynadığı bir alan oküler mikro-cerrahidir. Özellikle ön veya arka segment göz cerrahisi, intraoküler lens implantasyonu olarak vaya olmaksızın katarakt ekstraksiyonu, keratoplasti, trabekülektomi ve vitröz-retinal cerrahide son derece faydalıdır.

Yara onarımı: Hiyaluronik asitin aracılık ettiği biyolojik proseslerin pek çoğu yara iyileşme prosesi için temel öneme sahiptir. Yaralanmayı takiben yara iyileşmesi örneğim enflamasyon, granülasyon dokusunun oluşumu, tekrar epitelizasyon ve tekrar biçimleme gibi son derece sıkı düzenlemelere tabi bir dizi ardışık olaya bağlıdır. Hiyaluronik asitin bu hücresel ve matris olaylarına aracılık etmede çok yönlü bir rolünün olması muhtemeldir.

Ağız bakımı: Ricerfarma hiyaluronik asiti diş hekimliği alanında uygulamayı düşünen ilk firma olmaktan dolayı gururludur.

Özgün, patentli  hyaluronik asit formülasyonu, dişeti dokularını yeniden şekillendirmek, ödemi azaltmak ve dolayısıyla diş etinin normal fizyolojik duruma geri dönmesini düzenlemek için özellikle uygundur.

Ağız Bakımı Uygulamaları

Hiyalüronik asit tüm dokularda bulunan ve bir kaç gün içinde yıkılan doğal bir polisakkariddir. Ana fonksiyonu su tutması ve vücudun eklem ve kaslar gibi hareketli bölümlerini kayganlaştırmasıdır.

Vücudumuzda hiyalüronik asit %56 deride %35 kas iskelet sisteminde ve %9 oranında da diğer yerlerinde bulunur. 

Hiyalüronik asit (hiyalüronan) sağlam, sağlıklı diş etleri ve ağız mukoza dokusunun ayrılmaz bir parçasıdır. Bağ dokusunda (özellikle diş eti mukozasında) doğal olarak yer alan, ödem giderici, ve doku yapılandırıcı özelliklere sahip olan fizyolojik bir  bileşendir.

Dokuya seçici, spesifik bir şekilde dağılır ve diş eti epitelinin özellikle yüzeye yakın yüzeylerinde yoğunlaşma eğilimi göstererek buralarda periodontal bağ dokusuna stabilite ve esneklik kazandıran bir bariyer işlevi görür.  Hiyaluronik asit diş eti dokusunda yüksek moleküler ağırlıkta bulunur.

Hiyaluronik asit diş eti dokusunda yüksek moleküler ağırlıkta bulunur.

Hiyalüronik asit (hiyalüronan) eşlik eden her hangi  bir toksik veya hoş olmayan içeriğin bulunmadığı tamamen fizyolojik bir maddedir. Çocuklar, gebe kadınlar, diyabet hastaları, vejetaryenler ve yaşlılarda kısıtlama olmaksızın kullanılabilir.

Doku travmaları, kızarıklıklar, iltihaplanmalar, diş eti cepleri, yaralar gibi periodontal hastalıklarda diş eti dokusunda hyaluronik asit yetmezliği başlar.  Bu durumda, dokunun hyaluronik asit gereksinimi, önemli ölçüde artar ve hyaluronik asidin  hücre yenilenmesindeki ve lokal doku oluşumundaki özellikli rolü ortaya çıkar.

İnsanlarla yapılmış çalışmalar, vücutta var olana benzer yapıya sahip olan, dışarıdan sağlanan hyaluronik asit varlığının dokunun doğal yoldan iyileşmesine ve yenilenmesine yardımcı olduğunu göstermektedir.

GENGIGEL® in formülasyonu, sağlıklı dişeti dokusunda bulunan Hyaluronik Asit yapısına benzeyecek şekilde, özel olarak tasarlanmıştır.

Doğal gingival Yüksek Moleküler Ağırlıklı Hyaluronik Asit içerikli GENGIGEL® uygulaması, bölgede Hyaluronik Asit eksikliğini giderir, böylece periodontal doku/sıvı dengesini sağlayarak,  iyileşme ve onarma işlemlerini gerçekleştirir. 

Gengigel® formülasyonunda yer alan diş eti dokusundaki hyaluronik asite birebir benzer   yüksek moleküler ağırlıklı hyaluronik içeriği asit sayesinde, diş etinde kayba uğramış hyaluronik asiti dengeleyerek,hyaluronidaz enziminin yıkılmasına katkıda bulunur, dokunun tamir ve iyileşme süresini hızlandırır.

Çerez Politikamız

Çerez Politikasını Görüntüle